14 Mayıs 2011 Cumartesi

The Revolters




2006 yılında 70'lerin Post-Punk'ının ülkemizdeki temsilcileri olarak kurulan grup, Türkiye'deki diğer guplara nazaran yurt dışında epey seslerini duyurmuş. Grubun İngiliz müzik tarıza yakın olmasını da bir ayaklarının İngiltere'de olmasına dayandırabiliriz.
Vokal ve gitarda Serhat Erman, synth ve gitarda Berkan Tomay, bassta İbrahim Kent ve davulda Murat Şahin'i dinlediğimiz The Revolters'ı yakın zamanda daha sık duyacağız gibime geliyor. Hepsi ayrı ayrı zapdedilmesi zor, müzik adına gençliğin de verdiği tüm enerjiyi sonuna kadar kullanan, Post-punk ve New Wave soundlarını profesyonelce icra eden dört kafadar.


The Revolters'ın Gizemini Sonunda Çözdüm!

Grubun içinden bir arkadaşla bir yılı aşkın süredir bir muhabbet halindeydik. Ya hal hatır sormaca, ya müzik üzerine uzun muhabbetler, grup hakkında konuşmalar derken iş gizemli bir hal almaya başladı. Grubu dinlemem için o zamanlar The Revolters'ın konseri bir türlü denk gelmiyordu.
Nihayet geçtiğimiz günlerde İ.T.Ü. Taşkışla'da sahne alan grubu yakaladım. Meğer bir yılın gizemli yazarı grubun davulcusu Murat Şahin'miş. Sonra müzik dolu bu muhabbete diğer grup elemanları da katılınca konser saatine kadar konuşmaktan ağızımız kurudu. Konser esnasında harika bir performans izledik. İ.T.Ü.'nün çılgın öğrencileri The Revolters'ın yaktığı gençlik ateşiyle yerinde duramadı. Hatta bu minyon halimle oracıkta ezilmedim ya, ucuz kurtuldum. Serhat'ın dinleyicilerle kurduğu muhteşem iletişim The Subways'ten coverladıkları "Oh Yeah"teki "It's your eyes that make me smile, oh yeah oh yeah!!" cümlesinin delice bağırılmasıyla tescillendi. Gelelim konuşulanlara!


Kendini Dinleten Müzik

Aradan epey zaman geçmesine rağmen dinlediğim "Nation Under Illumination" şarkısından etkilenmemek mümkün değil. Şakıda Filistin'li militan olan iki arkadaşın İsrail'liler tarafından öldürülmeden önce son sözleri anlatılmış. Önceki yıllarda yayınladıkları Ep'nin açılış parçası 'Step by Step'de epey ilgi görmüştü. 2008 yılında ar-ge bölümünde Yüxexes programında ve Yüxexes dergisinde de yer alan The Revolters, sadece kaliteli müzik yapmakla kalmıyor, o müziğin içindeki sözleri dinletmesini de biliyor.


"S.NOP" Falan Değiller!

Ben de aynen onların ifadesindeki isyana dayanarak böyle bir başlık yazma gerekliliği gördüm. The Revolters Türkiye'deki belli bir kitlenin kendilerini s.nop olarak değerlendirmesine bir hayli tepkili. Çünkü ne kadar yurt dışında daha fazla tanınıyor olsalar bile onlar bir Türk grubu ve fazlasıyla mütevazi, doğal ve içten kişiliklere sahipler. Özellikle Serhat "nerede olsa sahneye çıkarız, önemli olan alacağımız para veya mekan değil, sadece bizim müzik yapmak istememiz ve çok insanın bizi dinleyecek olması" cümlesini kurduktan sonra bunu daha iyi anladım.

O Kadar İyi Arkadaşlar Ki!

Her müzik grubunda bir takım olaylarla ilgili görüş ayrılıkları, anlaşmazlıklar olur fakar bu grup için aynı şeyi söylemek epey zor. Çünkü The Revolters grubundakiler o kadar iyi arkadaşlar ki yedikleri içtikleri ayrı gitmiyor. Hatta beraber takılırken "Aaa abi biz müzik yapıyorduk, ne oldu" gibi söylemler ortaya atılabiliyormuş. Böylesine kafadar bir dörtlünün beraberce yaptığı müziğin de tadından yenmiyor tabii. Aman nazar değmesin.


The Revolters'ı Takip İçin;
http://www.myspace.com/therevolters
http://www.facebook.com/pages/The-Revolters/91388235652?sk=wall