5 Temmuz 2010 Pazartesi

KAL Fest


Biletlerini bir gün öncesinden aldığım ilk organizasyondu bu. Üstelik İstiklal Kitap Evi'nde epey sıra beklemiştim. Değer miydi? Kocaman bir Evet!
Sımsıcak bir güne uyanmıştık. Kal Fest'in bu seneki alt yapısı muhteşemdi. Çok iyi bir iş çıkarttılar, tebrikler! Konser alalına girer girmez bizi çeşitli oyunlar karşıladı. Bir kaç tanesini denedim, pek başarılı olduğum söylenemez.
Gelelim konser kadrosuna. İlk dinlediğimiz grup okulun öğrencilerinden oluşan "Goril"di. Coverlarda epey başarılıydılar. Daha sonra bizi yerimizden hoplatan, hatta Duman'dan önce epey dağılmamızı sağlayan "Marsis" sahnedeydi. Karadenizli oluşlarından mıdır bilmem fakat acayip sempatik tavırlara sahip bir soliste sahipler. Ayrıca nükleer santral meselesine de onlar kadar karşıyım, feci destekliyorum ve takdir ediyorum Marsis'i. Şarkılarıyla hem hoplatan hem ağlatan Marsis müziğiyle bizi büyüledi. Gelelim babalara... Maris'le dağaldıktan sonra sıra Moğollar'daydı. Moğollar'ı dinlerken bu hallere geleceğimizi bilmiyorduk. Anıl'ın gözleri dolmuş, Emre söylenen sözleri anlamaya çalışıyor, Murad ve ben ciddi ciddi oturmuş ağlıyorduk. En sonunda "Tamirci Çırağı"nın girişini duyup demirleri yumruklamaya başlamıştım. Duman'a feci bir kafayla girecektik. En ön sırayı kaptırmama çalışmalarımızdan ötürü sabahın köründen beri ayakta ve tabii ki en öndeydik. Yer mer demedik çömdük hepberaber, Moğollar Abileri öyle dinledik. Moğollar Abilerden epey öğüt aldık, düşündük tarttık. Cahit Berkay gerçeği Murad'la peşimizi bırakmadı. Bu da garip bir sırrımız işte. Cem Karaca ve Engin Yörükoğlu'nu andık. Hatta hepberaber Cem Karaca şarkıları söyledik. Moğollar'lı bölüm harikaydı. Geldik sona. Geldik gelmesine de şimdi Ceren grup kayırıyor falan denmesin. Çünkü kayıracağımın farkındayım. Duman'dan bahsediyoruz. Fazla açıklama yapmama gerek yok. Her zamanki gibi en önde nefesler tutuldu. Rıza Kaan Tangöze sloganları KTF, DK ve EGGG grupları tarafından söylendi. Tabii bu arada hava karardı, sahne spotları yandı ve ilk Cengiz gözüktü sahnede. Nedeni parlak olması:) Kaan yerini aldı, ardından Batuhan. Kaşla göz arasında Ari'nin nasıl yerine geçtiğini anlayamadım. Ve Duman, efsanevi grubum sahnedeydi. "Sor Bana Pişman Mıyım?" diyerek başladı Kaan. Murad'la pişman olabileceği konusunda hemfikirdik:D Konseri bol Duman'lı dağalmış bir vaziyette bitirdik. Hem duygularımız şaşmış, hemde pogo mağduru olarak saçılmış halimizle kulis yolunu tuttuk. Murad'la konser boyunca Kaan'ın ikimizi kesmesine kıl kapmıştık. Kesin konser sonrası bir şey olacaktı, bekliyorduk. Ve nitekim kulise girdim, tabii Murad geliş yolunu bulamadı. Sadece ben girdim:D Nihahaha. Üzgünüm tüm giremeyenler adına. Kapıdan ilk girişte Batuhan karşıladı beni. Gayet sakin ve naifti. Aynı sakinlikle fotoğrafımızı çekildik. Ahh Kaan. Ne olduysa o vakitten sonra oldu. Sessizlik bozuldu. İki kuzenimi gördükten sonra "Ceren'e bak akıllılık etmiş ihaleli gelmiş bu sefer." diyen adamdan gecenin ilerleyen dakikalarında ne beklenir ki?:) Haydi fotoğraf Kaan deyip çekiştirdim tabii sonra. Çocuklar zaten ilk defa kulise girmişler deli şoklarla karşılaşmalarına hacet yoktu. Ve... Kaan'ı bir müddet kendi haline bıraktık. Cengiz ve Ari Abi'deydi sıra. Kulis artık oturma odası kıvamına gelmiş, hepimiz popomuza bir yer bulmuş vaziyetteydik. Hatta... İşte bu kadar yerleştik. Sonunda huyum kurusun dayanamadım Kaan'la muhabbete giriştim. Daha sonra uzun uzun Vans'lerime baktı ve "Sen hep topuklu giyerdim şimdi neden bunları giydin? Ama harbi Batuhan güzelliğe bak" dedi. Batuhanla bakıştık, tehlike çanları çaldı:D Kaan meğer Harbiye konserindeki pembe ayakkabılarımdan bahsediyormuş, ne güldüm ama. Sonra hazır ikisinide birarada bulmuşken, gelin grup fotoğraf çekilelim dedim. Demez olaydım, Kaan aldı o lafı lastik etti. Dayanamadım kızdım, sonra da "Ne yani benim hakkım yok mu espri yapmaya" oldu durum. Güldük geçtik, genceciktik, fotoğrafı çekildik:D Bir Duman'lı gecede böyle bitti. Anlatmadığım ayrıntıları anlatmamayı seçerek şu yazıyı hayırlı bir sonla bitirmek istiyorum...:D

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder